Markanızın Selasını Nasıl Okursunuz?

Bir kişisel marka, gürültülü biçimde ölmez.
Sessiz sessiz vefat eder.
İlk başta hiçbir şey fark edilmez, “her şey yolunda” sanılır.
Ama zaman geçtikçe fark edersiniz ki: içerikleriniz boşa gidiyor, reklamlar kampanyalarınız sonuç vermiyor, danışan akışınız durmuş.
Ve asıl trajik olan, nerede hata yaptığınızı da fark edememenizdir.

Peki, markanızın selasını kendi ellerinizle nasıl okursunuz?

1️⃣ Trendlere kapılarak ilerlerseniz.
Trendler geçicidir. Bugün popüler olan içerikleri taklit etmeniz sizi özgün kılmaz. Takipçi getirir ama size ödeme yapma potansiyeli olan danışan adayları getirmez.

2️⃣ Stratejik içerikler üretmezseniz.
Hedef kitlenizin gerçek problemlerine dokunmayan içerikler, yalnızca “var olmak için” atılan postlardan öteye gidemez.
Onları anlamazsanız, dinlemezseniz, problemlerini çözmeleri konusunda fayda sağlamazsınız.

3️⃣ Kendi iddianızı belirlemezseniz.
Sizi diğerlerinden ayıran bir duruşunuz, net bir bakış açınız/yaklaşımınız yoksa; pazarda yalnızca gürültüye katkı sunmuş olursunuz.
Unutmayın, gelecekte de hatırlanacak olanlar bir davaları olanlardır.
Tıpkı Oğuz Alper Öktem örneğinde olduğu gibi; bir iddianız, savunduğunuz ve diretmekten vazgeçmediğiniz net bir görüşünüz olmalıdır.

4️⃣ Her hizmetinizi aynı anda katalog gibi duyurursanız.
“EMS de var, online diyet de var, kişisel program da var, andulasyon da var, Vacu Activ de var…” diyerek her şeyi aynı anda duyurmak, kuş kadar olan reklam bütçenizi tüketir.
Sonunda hiçbirinden gerçek sonuç alamazsınız.

Çoğu marka, kendi selasını böyle sessizce okur.
Çünkü sorunun nerede olduğunu fark edemez.

Ama siz bu noktaya gelmek zorunda değilsiniz.
Eğer aklınıza takılan sorular varsa ya da markanızı hangi adımlarla büyütebileceğinizi netleştirmek istiyorsanız,
👉 [Buraya tıklayın] ve bizimle ücretsiz 30 dakikalık bir strateji görüşmesi planlayın.

Bu görüşmede, aklınıza takılan her noktayı sorabilir, kendi markanıza özel net cevaplar alabilirsiniz.

Geleneksel yollar, tuzu kuru markaların işidir.
Eğer sizin de tuzunuz kuruysa, burada anlattıklarımızı dinlemenize gerek yok.